Bedirhan Gökçe
ZİGON SEHPA
Sandalyede yeleğini unutmuşsun, masada kahkahanı, mutfakta bardağını, salonda duruşunu unutmuşsun..
Sonra yan odada hıçkırığını, koridorda gözyaşlarını, kapıda çarpıp çıkışını unutmuşsun..
Bir çiçeğin zehri düşmüş zigon sehpaya, bir rujunun rengi düşmüş oval aynaya, o kavgadan arta kalan kırık vazoyla, ikimizin kalbi düşmüş tozlu balkona...
Duvardaki resminde gülüşün kalmış, son içtiğin fincanda dudak izlerin, portmantonun yanında gidişin kalmış, kapıda bıraktığın ayak izlerin..
Yastığının üstünde saçını buldum, posta kutusunda mektuplarını, en son dinlediğin şarkını buldum, o hicazda kalmış gözyaşlarını..
Yazan böyle yazmış demek şarkıyı, nasıl anlam buldu sen olmayınca..
Neyleyim köşkü, neyleyim sarayı, içinde salınan '' SEN '' olmayınca...!!! :((((((((
ZİGON SEHPA
Sandalyede yeleğini unutmuşsun, masada kahkahanı, mutfakta bardağını, salonda duruşunu unutmuşsun..
Sonra yan odada hıçkırığını, koridorda gözyaşlarını, kapıda çarpıp çıkışını unutmuşsun..
Bir çiçeğin zehri düşmüş zigon sehpaya, bir rujunun rengi düşmüş oval aynaya, o kavgadan arta kalan kırık vazoyla, ikimizin kalbi düşmüş tozlu balkona...
Duvardaki resminde gülüşün kalmış, son içtiğin fincanda dudak izlerin, portmantonun yanında gidişin kalmış, kapıda bıraktığın ayak izlerin..
Yastığının üstünde saçını buldum, posta kutusunda mektuplarını, en son dinlediğin şarkını buldum, o hicazda kalmış gözyaşlarını..
Yazan böyle yazmış demek şarkıyı, nasıl anlam buldu sen olmayınca..
Neyleyim köşkü, neyleyim sarayı, içinde salınan '' SEN '' olmayınca...!!! :((((((((
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder