La bi soda verin n'olur :)
Zavallı kurbağa hazımsızlıktan çatlayacak, yetişin dostlar...
Güncel Konular, Yarışma Soruları ve Cevapları, Eğlence, Fıkra, Siyaset, Genel Kültür,Bilgi Yarışması, Anlamlı Sözler
Bu Blogda Ara
30 Haziran 2014 Pazartesi
Bu sıcakta senin rızan için susuz kalanlara, Mahşerde Kevser Havuzundan kana kana su içmeyi nasip et ALLAH'ım
Bu sıcakta senin rızan için susuz kalanlara,
Mahşerde Kevser Havuzundan kana kana su içmeyi nasip et ALLAH'ım!!
Mahşerde Kevser Havuzundan kana kana su içmeyi nasip et ALLAH'ım!!
Harun Tekin hangi müzik grubundadır?
Harun Tekin hangi müzik grubundadır?
Mor ve Ötesi
Kurban
Manga
Gripin
Cevap : Mor ve Ötesi
Mor ve Ötesi
Kurban
Manga
Gripin
Cevap : Mor ve Ötesi
ÜLKEMİZİN ÇAY YETİŞEN BİR BÖLGESİNDE YAŞIYORSANIZ HANGİ ESERİ GÖREMEZSİNİZ?
Ülkemizin çay yetişen bir bölgesinde yaşıyorsanız hangi eseri göremezsiniz?
Bolaman Kalesi
Alahan Manastırı
Kale-i Balâ
Cevap : Alahan Manastırı (Akdeniz Bölgesinde Mersin'dedir)
Bolaman Kalesi
Alahan Manastırı
Kale-i Balâ
Cevap : Alahan Manastırı (Akdeniz Bölgesinde Mersin'dedir)
Kadin sabah kalkmis, aynaya bakmis ve kafasinda yalniz üç tel saç görmüs.
SEN HARİKASIN
Kadin sabah kalkmis, aynaya bakmis ve kafasinda yalniz üç tel saç görmüs.
"Himm, demis galiba bugün saçimi örgü yapacagim!!."
Öyle de yapmis, günü de harika geçmis!!.
Ertesi gün kalkmis,
aynaya bakmis,
Kafasinda iki tel saç kalmismis....
"H-M-M," demis,
"Bugün saçimi ikiye ayiracagim demis."
Dedigini de yapmis, harika bir gün geçirmis..
Bir ertesi gün yine kalkmis,
aynaya bakmis, kafasinda tek tel saç var.
"Tamam, tamam demis...artik bugün at kuyrugu yaparim..."
Öyle de yapmis, ve çok çok güzel bir gün geçirmis...
Daha bir ertesi gün aynaya baktiginda,
Kafasinda bir tek tel bile kalmamismis!!!.
"WoW!" diye bagirmis.
"Bugün saç derdim yok!!!!"
Bakis açisi her seydir!!!.
Gerektiginden kibar ol!!!,
Tanidigin herkes kendi savasini yasamakta zaten!!!!.
Basit yasa,
Cömertçe sev,
Yürekten düsün sevdiklerini,
Tatli konus..
Hayat, firtinanin geçmesini beklemek degildir ki!...
Yagmurla dans etmeyi becerebilmektir!
Kadin sabah kalkmis, aynaya bakmis ve kafasinda yalniz üç tel saç görmüs.
"Himm, demis galiba bugün saçimi örgü yapacagim!!."
Öyle de yapmis, günü de harika geçmis!!.
Ertesi gün kalkmis,
aynaya bakmis,
Kafasinda iki tel saç kalmismis....
"H-M-M," demis,
"Bugün saçimi ikiye ayiracagim demis."
Dedigini de yapmis, harika bir gün geçirmis..
Bir ertesi gün yine kalkmis,
aynaya bakmis, kafasinda tek tel saç var.
"Tamam, tamam demis...artik bugün at kuyrugu yaparim..."
Öyle de yapmis, ve çok çok güzel bir gün geçirmis...
Daha bir ertesi gün aynaya baktiginda,
Kafasinda bir tek tel bile kalmamismis!!!.
"WoW!" diye bagirmis.
"Bugün saç derdim yok!!!!"
Bakis açisi her seydir!!!.
Gerektiginden kibar ol!!!,
Tanidigin herkes kendi savasini yasamakta zaten!!!!.
Basit yasa,
Cömertçe sev,
Yürekten düsün sevdiklerini,
Tatli konus..
Hayat, firtinanin geçmesini beklemek degildir ki!...
Yagmurla dans etmeyi becerebilmektir!
"Naif" nedir, naif ne demektir?
"Naif" nedir, naif ne demektir?
- Kendi kendisini yetiştirmiş, doğal bir plastik sanat yeteneğine sahip sanatçılar tarafından yaratılan resim sanatı.
- Saf, deneyimsiz.
- Dokunulmamış
- Kendi kendisini yetiştirmiş, doğal bir plastik sanat yeteneğine sahip sanatçılar tarafından yaratılan resim sanatı.
- Saf, deneyimsiz.
- Dokunulmamış
Bir çivi bir nalı kurtarır, bir nal bir atı kurtarır, bir at bir yiğidi kurtarır, bir yiğit bir memleketi kurtarır...
Bir çivi bir nalı kurtarır,
bir nal bir atı kurtarır,
bir at bir yiğidi kurtarır,
bir yiğit bir memleketi kurtarır...
bir nal bir atı kurtarır,
bir at bir yiğidi kurtarır,
bir yiğit bir memleketi kurtarır...
29 Haziran 2014 Pazar
28 Haziran 2014 Cumartesi
Kur-an'ın nuruyla nurlanmak, Kevser suyuyla aklanmak, Sırattan geçip Hz. Muhammed (s.a.v) in sancağı altında toplanmak dileğiyle HAYIRLI CUMALAR!
Kur-an'ın nuruyla nurlanmak,
Kevser suyuyla aklanmak,
Sırattan geçip Hz. Muhammed (s.a.v) in sancağı altında toplanmak dileğiyle HAYIRLI CUMALAR!
Kevser suyuyla aklanmak,
Sırattan geçip Hz. Muhammed (s.a.v) in sancağı altında toplanmak dileğiyle HAYIRLI CUMALAR!
Bizim zamanımızda kırılan şeyler çöpe atılmazdı, tamir edilirdi!
Yaşlı çifte sorarlar:
- Tam 65 yıl.. Bunca sene, nasıl evli kaldınız..?
Yaşlı çift cevap verir:
- Bizim zamanımızda kırılan şeyler çöpe atılmazdı, tamir edilirdi!
- Tam 65 yıl.. Bunca sene, nasıl evli kaldınız..?
Yaşlı çift cevap verir:
- Bizim zamanımızda kırılan şeyler çöpe atılmazdı, tamir edilirdi!
MK4 - Beyin Jimnastiği
MK4 - Beyin Jimnastiği
8U M354J 21HN1M121N N3 K4D4R
H4R1KUL4D3, 3TK1L3Y1C1 53YL3R
Y4PT1Ğ1N1N K4N1T1D1R.
845L4NG1ÇT4 20RDU, F4K4T
51MD1 8U 54T1R1 Z1HN1N12 K4F4
Y0RM4D4N 0T0M4T1K 0L4R4K
0KUY481 L1Y0R D3Ğ1L M1?
GURUR DUY4B1L1R51N1Z !
S1RT1N121N S1V42L4NM451N1
H4K3D1Y0R5UNUZ! 83Ğ3ND1YS3N1Z
V3 0KUYABİLDİYSENİZ PAYLAŞIN...
8U M354J 21HN1M121N N3 K4D4R
H4R1KUL4D3, 3TK1L3Y1C1 53YL3R
Y4PT1Ğ1N1N K4N1T1D1R.
845L4NG1ÇT4 20RDU, F4K4T
51MD1 8U 54T1R1 Z1HN1N12 K4F4
Y0RM4D4N 0T0M4T1K 0L4R4K
0KUY481 L1Y0R D3Ğ1L M1?
GURUR DUY4B1L1R51N1Z !
S1RT1N121N S1V42L4NM451N1
H4K3D1Y0R5UNUZ! 83Ğ3ND1YS3N1Z
V3 0KUYABİLDİYSENİZ PAYLAŞIN...
İMAMIN MUHTEŞEM VEFATI!
İMAMIN MUHTEŞEM VEFATI!
Bir imam efendi varmış, namazını tadil-i erkana uyarak kılmaya çok dikkat edermiş, cemaati hayranmış imam efendiye.
İmam efendi, birgün cemaate öğle namazı kıldırırken, öğlenin sünnetinde sağına selam verirken, ak sakallı bir ihtiyar görür.
Sola selam verir, hemen sağına döner, bakar ki ihtiyar yok.
Farza geçer, farz namazda da aynısı olur.
İmam efendi, şaşkındır.
Son sünnete durur, tam sağa selam verecek, ihtiyar yine orada.
Sola selam vermeden, sorar:
Amca sen kimsin, necisin..?
Namazda sağa selam verirken varsın, sola selam verip, geri baktığımda yoksun..?
İhtiyar adam:
Eğer beni merak ediyorsan, peşine cemaatini de al bir karanlık sokak var, orayı geç.
Orada korkunç mu korkunç bir sokak var, orayı da geç.
Ondan sonra, yeşil bir kapı çıkacak önüne.
O kapının üzerinde ''LAİLAHE İLLALLAH MUHAMMEDÜN RESULALLAH'' yazıyor.
O kapıdan gir beni orada bulacaksın, kim olduğumu ancak o zaman söylerim.
İmam efendi, hemen cemaate dönüp:
Benim başımdan böyle böyle bir iş geçti, hadi benle geliyor musunuz..?
Cemaat, çok sevdikleri imamlarını yalnız bırakmaz.
Önce, karanlık sokaktan geçerler.
Korkunç sokağa gelince, imam efendi arkasına bir bakar ki, cemaatten kimse kalmamış.
Sokak o kadar korkunçmuş ki, hepsi kaçmışlar.
İmam efendi, o sokaktan geçmiş ve yeşil kapıyı görmüş, kapının güzelliği gözlerini kamaştırmış.
Üzerinde ''LA İLAHE İLLALLAH MUHAMMEDÜN RESULALLAH'' yazıyormuş.
Hemen içeri girmiş, içerisi o kadar güzelmiş ki, imam efendi büyülenmiş.
İhtiyar adam, orada bir koltukta imamı bekliyormuş.
İmam efendi, hemen sormuş:
Dediklerini yaptım, dediğin sokaklardan geçtim, fakat cemaatim korkunç sokağa gelince, beni bırakıp kaçtılar.
Şimdi bana söyle bakalım, sen kimsin..?
Yaşlı adam gülümseyerek, imam efendiye:
Ben Azrail'im (a.s) ve sen öğlenin sünnetinde, sağa ilk selam verdiğinde beni gördün ya, işte o zaman tereyağından kıl çeker gibi ruhunu, bedeninden aldım, ama sen bunu anlayamadın bile.
Karanlık sokak var ya, orası senin tabutun.
Cemaat seni omuzlayıp getirdi, sonra o korkunç sokağa yani kabrine koydular.
İmanın o kadar kuvvetli ki, hakkıyla kıldığın namazlar ve yaptığın görevin, seni oradan hiç korkmadan geçirdi.
Burası da "CENNET-İ ALÂ" dilediğin gibi yaşa.
BİR KERE PAYLAŞ LÜTFEN
(OLAY GERÇEK YA DA HAYAL ÜRÜNÜ OLDUĞU HAKKINDA KESİN BİLGİ YOKTUR)
Bir imam efendi varmış, namazını tadil-i erkana uyarak kılmaya çok dikkat edermiş, cemaati hayranmış imam efendiye.
İmam efendi, birgün cemaate öğle namazı kıldırırken, öğlenin sünnetinde sağına selam verirken, ak sakallı bir ihtiyar görür.
Sola selam verir, hemen sağına döner, bakar ki ihtiyar yok.
Farza geçer, farz namazda da aynısı olur.
İmam efendi, şaşkındır.
Son sünnete durur, tam sağa selam verecek, ihtiyar yine orada.
Sola selam vermeden, sorar:
Amca sen kimsin, necisin..?
Namazda sağa selam verirken varsın, sola selam verip, geri baktığımda yoksun..?
İhtiyar adam:
Eğer beni merak ediyorsan, peşine cemaatini de al bir karanlık sokak var, orayı geç.
Orada korkunç mu korkunç bir sokak var, orayı da geç.
Ondan sonra, yeşil bir kapı çıkacak önüne.
O kapının üzerinde ''LAİLAHE İLLALLAH MUHAMMEDÜN RESULALLAH'' yazıyor.
O kapıdan gir beni orada bulacaksın, kim olduğumu ancak o zaman söylerim.
İmam efendi, hemen cemaate dönüp:
Benim başımdan böyle böyle bir iş geçti, hadi benle geliyor musunuz..?
Cemaat, çok sevdikleri imamlarını yalnız bırakmaz.
Önce, karanlık sokaktan geçerler.
Korkunç sokağa gelince, imam efendi arkasına bir bakar ki, cemaatten kimse kalmamış.
Sokak o kadar korkunçmuş ki, hepsi kaçmışlar.
İmam efendi, o sokaktan geçmiş ve yeşil kapıyı görmüş, kapının güzelliği gözlerini kamaştırmış.
Üzerinde ''LA İLAHE İLLALLAH MUHAMMEDÜN RESULALLAH'' yazıyormuş.
Hemen içeri girmiş, içerisi o kadar güzelmiş ki, imam efendi büyülenmiş.
İhtiyar adam, orada bir koltukta imamı bekliyormuş.
İmam efendi, hemen sormuş:
Dediklerini yaptım, dediğin sokaklardan geçtim, fakat cemaatim korkunç sokağa gelince, beni bırakıp kaçtılar.
Şimdi bana söyle bakalım, sen kimsin..?
Yaşlı adam gülümseyerek, imam efendiye:
Ben Azrail'im (a.s) ve sen öğlenin sünnetinde, sağa ilk selam verdiğinde beni gördün ya, işte o zaman tereyağından kıl çeker gibi ruhunu, bedeninden aldım, ama sen bunu anlayamadın bile.
Karanlık sokak var ya, orası senin tabutun.
Cemaat seni omuzlayıp getirdi, sonra o korkunç sokağa yani kabrine koydular.
İmanın o kadar kuvvetli ki, hakkıyla kıldığın namazlar ve yaptığın görevin, seni oradan hiç korkmadan geçirdi.
Burası da "CENNET-İ ALÂ" dilediğin gibi yaşa.
BİR KERE PAYLAŞ LÜTFEN
(OLAY GERÇEK YA DA HAYAL ÜRÜNÜ OLDUĞU HAKKINDA KESİN BİLGİ YOKTUR)
Memleket isterim, gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; Kuşların çiçeklerin diyarı olsun... C. Sıtkı TARANCI
Memleket isterim!
Memleket isterim, gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; Kuşların çiçeklerin diyarı olsun... C. Sıtkı TARANCI
Memleket isterim, gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; Kuşların çiçeklerin diyarı olsun... C. Sıtkı TARANCI
Yaşlanarak değil yaşayarak tecrübe kazanılır; zaman insanları değil, armutları olgunlaştırır... PEYAMİ SAFA
Yaşlanarak değil yaşayarak tecrübe kazanılır;
Zaman insanları değil, armutları olgunlaştırır... PEYAMİ SAFA
Bazen dertleşecek bir dost istiyorum, bazen yalnızlık iyidir diyorum
Bazen dertleşecek bir dost istiyorum, bazen yalnızlık iyidir diyorum.
Bazen yalnızlıktan ölüyorum, bazen kimseye tahammül edemiyorum.
Ne bok yediğimi ben de bilmiyorum !.
Bazen yalnızlıktan ölüyorum, bazen kimseye tahammül edemiyorum.
Ne bok yediğimi ben de bilmiyorum !.
KARELERDEN BİRİNİ COPY YAPIP, YORUM KISMINA YAPIŞTIRIN. BAKALIM SİZE HANGİ ŞEKİL ÇIKACAK.
Hadi bakalım ne çıkarsa bahtıma :D
KARELERDEN BİRİNİ COPY YAPIP, YORUM KISMINA YAPIŞTIRIN. BAKALIM SİZE HANGİ ŞEKİL ÇIKACAK.
🍎 🍊 🍓 😹 💀 👌 📱 💻 💾 📺 📠 🔔 👃 ⛄ 💏 💑 🎃 👶 🎅 🎄 🎁 🎉 👂 👦 💅 👏 👫 💃 👶 💛 💙 💜 💚 💗 💓 💿 📀 💽 🎈 📞 🐵 🍁 💪 🙍 🌂 👌 💖 🐹 🎎 🎐🎁 🎉 👂 👦 💅 👏 👫 💃 👶 💛 💙 💜 💚 💗 💓 💿 📀 💽 🎈 📞 🐵 🍁 💪 🙍 🌂 👌 💖 🐹 🎎 🎐 🎍 🐚 🎏 💝 🎓 👆 👇 💢 👊 💨 👐 👋 😺 😸 👅 😻 😽 💦🐻 🐷 💩 🐮 👀 👄 💋 💔 💘 🐟 👍 🐳 👎 👉 🐺 🐱 🐭 🐹 🐨 🐗 🍎 🍊 🍓 😹 💀 👌 📱 💻 💾 📺 📠 🔔 👃 ⛄ 💏 💑 🎃 👶 🎅 🎄 🎁 🎉 👂 👦 💅 👏 👫 💃 👶 💛 💙 💜 💚 💗 💓 💿 📀 💽 🎈 📞 🐵 🍁 💪 🙍 🌂 👌 💖 🐹 🎎 🎐
KARELERDEN BİRİNİ COPY YAPIP, YORUM KISMINA YAPIŞTIRIN. BAKALIM SİZE HANGİ ŞEKİL ÇIKACAK.
🍎 🍊 🍓 😹 💀 👌 📱 💻 💾 📺 📠 🔔 👃 ⛄ 💏 💑 🎃 👶 🎅 🎄 🎁 🎉 👂 👦 💅 👏 👫 💃 👶 💛 💙 💜 💚 💗 💓 💿 📀 💽 🎈 📞 🐵 🍁 💪 🙍 🌂 👌 💖 🐹 🎎 🎐🎁 🎉 👂 👦 💅 👏 👫 💃 👶 💛 💙 💜 💚 💗 💓 💿 📀 💽 🎈 📞 🐵 🍁 💪 🙍 🌂 👌 💖 🐹 🎎 🎐 🎍 🐚 🎏 💝 🎓 👆 👇 💢 👊 💨 👐 👋 😺 😸 👅 😻 😽 💦🐻 🐷 💩 🐮 👀 👄 💋 💔 💘 🐟 👍 🐳 👎 👉 🐺 🐱 🐭 🐹 🐨 🐗 🍎 🍊 🍓 😹 💀 👌 📱 💻 💾 📺 📠 🔔 👃 ⛄ 💏 💑 🎃 👶 🎅 🎄 🎁 🎉 👂 👦 💅 👏 👫 💃 👶 💛 💙 💜 💚 💗 💓 💿 📀 💽 🎈 📞 🐵 🍁 💪 🙍 🌂 👌 💖 🐹 🎎 🎐
25 Haziran 2014 Çarşamba
Yarısı Sana Yarısı Bana FIKRA
FIKRA
Zamanın birinde Erzurum'dan bir grup insan hacca gitmek için yola çıkmışlar. Van'a gelmişler. Van'ın bir köyünde konaklamaya karar vermişler. O köyün de imamı yokmuş. Köylüler aralarında konuşmuşlar ve Erzurum'dan çıkıp hacca giden bu topluluktan birini imam yapmaya karar vermişler. Bu insanlar hacca gidiyorlarsa boş insan değillerdir diye düşünmüşler. Nitekim tekliflerini içlerinden birisi kabul etmiş. Her yıl 400 koyun verilecekmiş imama. Adam hacca gidip masraf yapacağıma burada kalıp yalandan imamlık yapar ve her yıl 400 koyun sahibi olurum diyerek işe başlamış. Köylü camide toplanmış namaz kılınacak. Sayın imam başlamış namazı kıldırmaya :
- Erzurum'dan çıktım yola Van'da verdim bir mola 400 koyun verdiler bana, Allahuekber. .. Bu günlerce aynı biçimde devam etmiş. Köylü bu işe biraz şaşırmış ve konuşmuşlar aralarında :
- Daha önceki imam mı yanlış kıldırıyordu, yeni imam mi yanlış kıldırıyor? Bunu gidip Müftüye soralım. Sayın müftü has Trabzon'lu Müftüye gelen halk her şeyi anlatmış. Müftü köylüye dönerek :
- Siz şimdi hiç imama çaktırmadan köyünüze dönün ve namaz vakti camide toplanın ben de namaza geleceğim, diye emir verir. Herkes köyüne döner ve namaz vakti cemaat camide toplanır. Tabi ki Sayın müftüde camidedir. İmam namazı kıldırmaya başlar. Birinci rekat :
- Erzurum'dan çıktım yola, Van'da verdim bir mola, 400 koyun verdiler bana, Allahuekber. .. der hoca. Arkadan "öhö.. öhö!.." şeklinde bir ses duyulur. İmam yakalandım herhalde diye korkmaya başlar. İkinci rekatta sözlerinde biraz değişiklik yapar :
- Erzurum'dan çıktım yola, Van'da verdim bir mola, 400 Koyun verdiler bana, yarısı sana yarısı bana... Allahuekber. .. Namaz bitince köylü Müftüye dönerek "İmam efendi namazı doğru mu kıldırıyor? diye sorar. Müftünün cevabı :
- Haçen birinci rekatta biraz şaşirdi ama ikinci rekatta işi düzeltti...
Zamanın birinde Erzurum'dan bir grup insan hacca gitmek için yola çıkmışlar. Van'a gelmişler. Van'ın bir köyünde konaklamaya karar vermişler. O köyün de imamı yokmuş. Köylüler aralarında konuşmuşlar ve Erzurum'dan çıkıp hacca giden bu topluluktan birini imam yapmaya karar vermişler. Bu insanlar hacca gidiyorlarsa boş insan değillerdir diye düşünmüşler. Nitekim tekliflerini içlerinden birisi kabul etmiş. Her yıl 400 koyun verilecekmiş imama. Adam hacca gidip masraf yapacağıma burada kalıp yalandan imamlık yapar ve her yıl 400 koyun sahibi olurum diyerek işe başlamış. Köylü camide toplanmış namaz kılınacak. Sayın imam başlamış namazı kıldırmaya :
- Erzurum'dan çıktım yola Van'da verdim bir mola 400 koyun verdiler bana, Allahuekber. .. Bu günlerce aynı biçimde devam etmiş. Köylü bu işe biraz şaşırmış ve konuşmuşlar aralarında :
- Daha önceki imam mı yanlış kıldırıyordu, yeni imam mi yanlış kıldırıyor? Bunu gidip Müftüye soralım. Sayın müftü has Trabzon'lu Müftüye gelen halk her şeyi anlatmış. Müftü köylüye dönerek :
- Siz şimdi hiç imama çaktırmadan köyünüze dönün ve namaz vakti camide toplanın ben de namaza geleceğim, diye emir verir. Herkes köyüne döner ve namaz vakti cemaat camide toplanır. Tabi ki Sayın müftüde camidedir. İmam namazı kıldırmaya başlar. Birinci rekat :
- Erzurum'dan çıktım yola, Van'da verdim bir mola, 400 koyun verdiler bana, Allahuekber. .. der hoca. Arkadan "öhö.. öhö!.." şeklinde bir ses duyulur. İmam yakalandım herhalde diye korkmaya başlar. İkinci rekatta sözlerinde biraz değişiklik yapar :
- Erzurum'dan çıktım yola, Van'da verdim bir mola, 400 Koyun verdiler bana, yarısı sana yarısı bana... Allahuekber. .. Namaz bitince köylü Müftüye dönerek "İmam efendi namazı doğru mu kıldırıyor? diye sorar. Müftünün cevabı :
- Haçen birinci rekatta biraz şaşirdi ama ikinci rekatta işi düzeltti...
Temel Tavukçuluk Yapmaya Karar Vermiş FIKRA
Temel
tavukçuluk yapmaya karar verir. Gider 250 tane civciv alır ve getirip
ayaklarından tarlaya eker. Sabah öldüklerini görür. Herhalde ters
taraftan ektim diye düşünerek ertesi gün de yine o kadar civciv alır ve
bu sefer de kafalarından eker. Sonuç yine hüsrandır.
Bir mektup yazarak durumu İstanbul'da veterinerlik fakültesindeki amcası Dursun'a bildirerek bilgi ister. Bir süre sonra cevap gelir:
- Haçan sen oranın toprağından numune gönder de inceleteyum.
Bir mektup yazarak durumu İstanbul'da veterinerlik fakültesindeki amcası Dursun'a bildirerek bilgi ister. Bir süre sonra cevap gelir:
- Haçan sen oranın toprağından numune gönder de inceleteyum.
Para pul da önemli ama, en lüzumlu olanı akıl ve ruh sağlığı. Yaşanmış hayat hikayeleri
İstanbul’dan Dr. Müşerref Görgan’ın Darülaceze ile ilgili birkaç anekdotu, halen yüzlerce kimsesiz ve yaşlıya hizmet vermeye çalışan bu gözde kurumu ve içersinde yaşayan insanların dramını da dile getiriyor...
“Darülaceze, bilindiği gibi, bakıma ve korunmaya muhtaç genç yaşlı ve çocuklar için 110 yıl önce, 2. Abdülhamit Han tarafından yaptırılmış bir şefkat bakımevi. Aynı zamanda bir hastane...
Doktor olarak on yıl çalıştım orada... Bin kişiyi barındıran bu yerde her gün bir hikâye, her gün bir roman yazılabilir. Kimler gelmiş kimler geçmiş bir bilseniz... Nice sanatkârlar... Nice saraylılar... Yalılarda ömür geçirmiş hanımefendiler... Beyler, paşalar...
Herbirinin bahçede gezişleri, hal ve hareketleri, tavırları, giyim kuşamları özenli... Fakat yaş ilerledikçe beyin fonksiyonları değişiyor... Yani çeşitli kademelerde bunama...
Nöbetçi olduğum bir gün kamelyada oturuyordum. Bahçe çok geniş ve ağaçlar yüz yıllık... Başörtülü bir hanım selam verip yanıma oturuyor. Şurdan burdan konuşuyoruz. Sözleri anlamlı. Birdenbire telaşlanıyor:
-Ay, akşam oldu. Beyim gelmiştir. Hemen eve dönmeliyim.
Koşarak, 2. dairedeki odasına gidiyor. Aslında ne ev var, ne koca. Zaten oraya gidinceye kadar kocasını unutmuştur bile...
Bahçede dolaşan iyi giyimli bir başka hanımefendi var. Kanepeye otururken altına hep bir örtü serer. Yaşı çok ileri. Belki seksenin üzerinde. Bembeyaz bakımlı elleri, pürüzsüz bir cildi var. Çocukluğu Yıldız Sarayı’nda geçmiş. Çerkezlerden onu alıp saraya getirmiş, eğitmişler. Ailesine de maaş bağlamışlar. Sonraları sultan hanımın hizmetine girmiş. Biz bayan doktorlar ona sorardık:
-Acaba sarayda ne yiyip ne içiyorlardı?
Onun yiyip içmekle sorunu yoktu. Derdi ki; “Omuzlarında iplere asılı tepsilerle hizmetliler yemekleri getirirlerdi. Bizler belimiz ince kalsın diye bir iki lokma ile açlığımızı giderirdik”
Bahçede dimdik yürür, öyle herkesle konuşmaz, ara sıra müdürümüz sayın Hilmi Şener’in makamına çıkar, sohbet eder, bir kahve içerdi. Konuştuğu kimselerden biri de bendim. Fizik tedavi bölümüne gelir, bazı isteklerde bulunurdu.
-Dr. Hanım lütfen kızıma telefon eder misiniz? Deyiniz ki, “Darülacezede yatacak yer kalmadı Annenizi kapının önüne koyduk. Gelin onu alın!”
Veya bir başka gün gene odama gelir, “Benim siyah mantom kayboldu. Sizin dolabınıza bakabilir miyim?” derdi. “Tabii, bakın” derdim. Bakar, “Yokmuş” der, gider; bir saat sonra “İyi bakmamış olabilirim, bir kere daha bakabilir miyim?”der, tekrar bakar “Yokmuş” der giderdi... Sanki bir küçük çocuk oyun oynardı bizimle...
Bir gün kızı geldiğinde sordum:
-Annenizi buraya niçin yatırdınız ki?
Kadıncağız, “Vallahi ben ondan çok hastayım. Ben ondan önce öleceğim galiba” demişti. Öyle de oldu... Fakat niçin annesini buraya yatırdığını da şöyle anlatmıştı:
-Kocam emekli oldu. Evde annemin dırdırından da çok rahatsız oluyordu. Bir gün kocama ne dese beğenirsiniz, “Damat damat!.. İnşallah gözün kör olsun e mi!”
Tesadüf bu ya, emekli damat Florya’ya yüzmeye gidiyor. Sırt üstü yüzerken, genç bir yüzücü de, gözleri kapalı olarak ondan tarafa yüzüyor. Aniden parmağı damadın gözüne gelerek gözünü kaybetmesine sebep oluyor. Damada takma göz takılıyor. Kayınvalide gene bir gün birşeye kızıp, “İnşallah öbür gözün de...” diye başlayınca adamcağız dayanamıyor. Diyor ki: “Ben de yaşlandım. Ona ayrı bir ev tutalım, bir de bakıcı.” Kayınvalide kendisine tutulan o evde oturmak istemeyince, gönlünü ederek Darülacezeye getirip yatırıyorlar.
Orada 10 yıl yaşadı. Torunlarından Amerika’dan, Almanya’dan gelen mektupları bana okutur, “Annemden geliyor bu mektuplar. Beni buradan çıkartın, bana annem bakar” derdi.
Para pul da önemli ama, en lüzumlu olanı akıl ve ruh sağlığı. Allah encamımızı hayreylesin.
“Darülaceze, bilindiği gibi, bakıma ve korunmaya muhtaç genç yaşlı ve çocuklar için 110 yıl önce, 2. Abdülhamit Han tarafından yaptırılmış bir şefkat bakımevi. Aynı zamanda bir hastane...
Doktor olarak on yıl çalıştım orada... Bin kişiyi barındıran bu yerde her gün bir hikâye, her gün bir roman yazılabilir. Kimler gelmiş kimler geçmiş bir bilseniz... Nice sanatkârlar... Nice saraylılar... Yalılarda ömür geçirmiş hanımefendiler... Beyler, paşalar...
Herbirinin bahçede gezişleri, hal ve hareketleri, tavırları, giyim kuşamları özenli... Fakat yaş ilerledikçe beyin fonksiyonları değişiyor... Yani çeşitli kademelerde bunama...
Nöbetçi olduğum bir gün kamelyada oturuyordum. Bahçe çok geniş ve ağaçlar yüz yıllık... Başörtülü bir hanım selam verip yanıma oturuyor. Şurdan burdan konuşuyoruz. Sözleri anlamlı. Birdenbire telaşlanıyor:
-Ay, akşam oldu. Beyim gelmiştir. Hemen eve dönmeliyim.
Koşarak, 2. dairedeki odasına gidiyor. Aslında ne ev var, ne koca. Zaten oraya gidinceye kadar kocasını unutmuştur bile...
Bahçede dolaşan iyi giyimli bir başka hanımefendi var. Kanepeye otururken altına hep bir örtü serer. Yaşı çok ileri. Belki seksenin üzerinde. Bembeyaz bakımlı elleri, pürüzsüz bir cildi var. Çocukluğu Yıldız Sarayı’nda geçmiş. Çerkezlerden onu alıp saraya getirmiş, eğitmişler. Ailesine de maaş bağlamışlar. Sonraları sultan hanımın hizmetine girmiş. Biz bayan doktorlar ona sorardık:
-Acaba sarayda ne yiyip ne içiyorlardı?
Onun yiyip içmekle sorunu yoktu. Derdi ki; “Omuzlarında iplere asılı tepsilerle hizmetliler yemekleri getirirlerdi. Bizler belimiz ince kalsın diye bir iki lokma ile açlığımızı giderirdik”
Bahçede dimdik yürür, öyle herkesle konuşmaz, ara sıra müdürümüz sayın Hilmi Şener’in makamına çıkar, sohbet eder, bir kahve içerdi. Konuştuğu kimselerden biri de bendim. Fizik tedavi bölümüne gelir, bazı isteklerde bulunurdu.
-Dr. Hanım lütfen kızıma telefon eder misiniz? Deyiniz ki, “Darülacezede yatacak yer kalmadı Annenizi kapının önüne koyduk. Gelin onu alın!”
Veya bir başka gün gene odama gelir, “Benim siyah mantom kayboldu. Sizin dolabınıza bakabilir miyim?” derdi. “Tabii, bakın” derdim. Bakar, “Yokmuş” der, gider; bir saat sonra “İyi bakmamış olabilirim, bir kere daha bakabilir miyim?”der, tekrar bakar “Yokmuş” der giderdi... Sanki bir küçük çocuk oyun oynardı bizimle...
Bir gün kızı geldiğinde sordum:
-Annenizi buraya niçin yatırdınız ki?
Kadıncağız, “Vallahi ben ondan çok hastayım. Ben ondan önce öleceğim galiba” demişti. Öyle de oldu... Fakat niçin annesini buraya yatırdığını da şöyle anlatmıştı:
-Kocam emekli oldu. Evde annemin dırdırından da çok rahatsız oluyordu. Bir gün kocama ne dese beğenirsiniz, “Damat damat!.. İnşallah gözün kör olsun e mi!”
Tesadüf bu ya, emekli damat Florya’ya yüzmeye gidiyor. Sırt üstü yüzerken, genç bir yüzücü de, gözleri kapalı olarak ondan tarafa yüzüyor. Aniden parmağı damadın gözüne gelerek gözünü kaybetmesine sebep oluyor. Damada takma göz takılıyor. Kayınvalide gene bir gün birşeye kızıp, “İnşallah öbür gözün de...” diye başlayınca adamcağız dayanamıyor. Diyor ki: “Ben de yaşlandım. Ona ayrı bir ev tutalım, bir de bakıcı.” Kayınvalide kendisine tutulan o evde oturmak istemeyince, gönlünü ederek Darülacezeye getirip yatırıyorlar.
Orada 10 yıl yaşadı. Torunlarından Amerika’dan, Almanya’dan gelen mektupları bana okutur, “Annemden geliyor bu mektuplar. Beni buradan çıkartın, bana annem bakar” derdi.
Para pul da önemli ama, en lüzumlu olanı akıl ve ruh sağlığı. Allah encamımızı hayreylesin.
Seçmenlere güzel hava, bisiklet sürerken esen rüzgar, marketlerde kısa sıralar vadeden siyasi parti 1994te hangi ülke parlamentosunda koltuk kazanmıştır?
Seçmenlere güzel hava, bisiklet sürerken esen rüzgar, marketlerde kısa sıralar vadeden siyasi parti 1994te hangi ülke parlamentosunda koltuk kazanmıştır?
Avustralya
Meksika
Hollanda
Danimarka
Cevap :
Avustralya
Meksika
Hollanda
Danimarka
Cevap :
Birleşik krallıkla büyük britanya arasındaki farkı yaratan ülke hangisidir?
Birleşik krallıkla büyük britanya arasındaki farkı yaratan ülke hangisidir?
Kuzey İrlanda
İskoçya
Galler
İngiltere
Cevap : KUZEY İRLANDA
Kuzey İrlanda
İskoçya
Galler
İngiltere
Cevap : KUZEY İRLANDA
Stanley Kubrick tarafından sinemaya uyarlanan Anthony Burgess' e ait romanın adı nedir?
Stanley Kubrick tarafından sinemaya uyarlanan Anthony Burgess' e ait romanın adı nedir?
OTOMATİK PORTAKAL
OTOMATİK PORTAKAL
Sporda topa yere değmeden vurma terimi hangi spor dalına adını vermiştir?
Sporda topa yere değmeden vurma terimi hangi spor dalına adını vermiştir?
Beyzbol
Voleybol
Hentbol
Tenis
Cevap : VOLEYBOL
Beyzbol
Voleybol
Hentbol
Tenis
Cevap : VOLEYBOL
Hangisi 40 yıl boyunca solucanların hayatını araştırıp işitme duyularını çözmek için solucanlara flüt ve piyano çalmıştır?
Hangisi 40 yıl boyunca solucanların hayatını araştırıp işitme duyularını çözmek için solucanlara flüt ve piyano çalmıştır?
Charles Darvin
Charles Darvin
2014 dünya kupası açılışında pitbulla birlikte şarkıyı seslendiren sanatçı kimdir?
2014 dünya kupası açılışında pitbulla birlikte şarkıyı seslendiren sanatçı kimdir?
Cevap Jennifer Lopez
Cevap Jennifer Lopez
Bir mağazada denemek istediğiniz kot pantolon üzerinde skinni yazıyorsa?
Bir mağazada denemek istediğiniz kot pantolon üzerinde skinni yazıyorsa?
DAR KESİMLİ PANTOLON
DAR KESİMLİ PANTOLON
Cep telefonlarında tuş kilidi genellikle hangi sembolle gösterilir?
Cep telefonlarında tuş kilidi genellikle hangi sembolle gösterilir?
ASMA KİLİT
ASMA KİLİT
Ufak bir buzulun üstünde duran kutup ayısı neyin işaretidir?
Ufak bir buzulun üstünde duran kutup ayısı neyin işaretidir?
Küresel ısınma
Küresel ısınma
İndi Bindi hangi araçla yapılan kısa yolculuklarda ödenen ücrettir?
İndi Bindi hangi araçla yapılan kısa yolculuklarda ödenen ücrettir?
Hangisiyle yapılan kısa yolculuklarda ödenen ücret indi bindi adıyla anılır?
Tren
Uçak
Taksi
Minibüs
Cevap : Minibüs
Hangisiyle yapılan kısa yolculuklarda ödenen ücret indi bindi adıyla anılır?
Tren
Uçak
Taksi
Minibüs
Cevap : Minibüs
Kızıldenizde köpekbalıklarıyla yüzüp, iskenderiye sokaklarında geziyorsanız hangi ülkeye gitmişsiniz demektir?
Kızıldenizde köpekbalıklarıyla yüzüp, iskenderiye sokaklarında geziyorsanız hangi ülkeye gitmişsiniz demektir?
Cezayir
Mısır
Cevap : MISIR
Cezayir
Mısır
Cevap : MISIR
Tavla zarında 1 sayısı yerine hangi renkte nokta olur?
Tavla zarında 1 sayısı yerine hangi renkte nokta olur?
KIRMIZI NOKTA
KIRMIZI NOKTA
Rüzgarın esmediğini ifade ederken hangisinin kımıldamadığından bahsedilir?
Rüzgarın esmediğini ifade ederken hangisinin kımıldamadığından bahsedilir?
YAPRAK
YAPRAK
Eskiden karnelerindeki kırık notları değiştirmek için öğrenciler ne kullanırlardı?
Eskiden karnelerindeki kırık notları değiştirmek için öğrenciler ne kullanırlardı?
Karbonat
Tuz ruhu
Arap sabunu
Çamaşır suyu
Cevap : Çamaşır suyu
Karbonat
Tuz ruhu
Arap sabunu
Çamaşır suyu
Cevap : Çamaşır suyu
24 Haziran 2014 Salı
BİR AY İÇERİSİNDE MEYDANA GELEN İKİNCİ DOLUNAYA NE AD VERİLİR?
BİR AY İÇERİSİNDE MEYDANA GELEN İKİNCİ DOLUNAYA NE AD VERİLİR?
Cevap : mavi ay (blue moon)
Cevap : mavi ay (blue moon)
21 Ağustos Çarşamba
günü sabaha karşı saat 04.44'de MAVİ DOLUNAY gerçekleşiyor.
Mavi Dolunay, bir takvim ayında yaşanan ikinci dolunaya verilen ad. Mavi
Dolunay, her zaman olan bir dolunay değil; bir yıl içerisinde 12
yerine, bize 13. dolunayı verir (yılda 12 dolunay ve artan da 11 gün
bulunur, geri kalan bu günler birikerek, 13. dolunayı görmemizi sağlar).
Yılda iki kez olan Mavi Ay, bir yüzyılda en fazla 5 defa yinelenebilir.
Mavi dolunaylar yaşamsal döngülerin tamamlanmasında, yeni bir hayatın
kapılarının aralanmasında çok önemli rol oynarlar.
Kaynak: http://www.estanbul.com/mavi-dolunay-377491.html#.U6nvfbFH52A
21 Ağustos Çarşamba günü sabaha karşı saat 04.44'de MAVİ DOLUNAY gerçekleşiyor. Mavi Dolunay, bir takvim ayında yaşanan ikinci dolunaya verilen ad. Mavi Dolunay, her zaman olan bir dolunay değil; bir yıl içerisinde 12 yerine, bize 13. dolunayı verir (yılda 12 dolunay ve artan da 11 gün bulunur, geri kalan bu günler birikerek, 13. dolunayı görmemizi sağlar). Yılda iki kez olan Mavi Ay, bir yüzyılda en fazla 5 defa yinelenebilir.Kaynak: http://www.estanbul.com/mavi-dolunay-377491.html#.U6nvfbFH52A
21 Ağustos Çarşamba
günü sabaha karşı saat 04.44'de MAVİ DOLUNAY gerçekleşiyor.
Mavi Dolunay, bir takvim ayında yaşanan ikinci dolunaya verilen ad. Mavi
Dolunay, her zaman olan bir dolunay değil; bir yıl içerisinde 12
yerine, bize 13. dolunayı verir (yılda 12 dolunay ve artan da 11 gün
bulunur, geri kalan bu günler birikerek, 13. dolunayı görmemizi sağlar).
Yılda iki kez olan Mavi Ay, bir yüzyılda en fazla 5 defa yinelenebilir.
Mavi dolunaylar yaşamsal döngülerin tamamlanmasında, yeni bir hayatın
kapılarının aralanmasında çok önemli rol oynarlar.
Kaynak: http://www.estanbul.com/mavi-dolunay-377491.html#.U6nvfbFH52A
Kaynak: http://www.estanbul.com/mavi-dolunay-377491.html#.U6nvfbFH52A
21 Ağustos Çarşamba
günü sabaha karşı saat 04.44'de MAVİ DOLUNAY gerçekleşiyor.
Mavi Dolunay, bir takvim ayında yaşanan ikinci dolunaya verilen ad. Mavi
Dolunay, her zaman olan bir dolunay değil; bir yıl içerisinde 12
yerine, bize 13. dolunayı verir (yılda 12 dolunay ve artan da 11 gün
bulunur, geri kalan bu günler birikerek, 13. dolunayı görmemizi sağlar).
Yılda iki kez olan Mavi Ay, bir yüzyılda en fazla 5 defa yinelenebilir.
Mavi dolunaylar yaşamsal döngülerin tamamlanmasında, yeni bir hayatın
kapılarının aralanmasında çok önemli rol oynarlar.
Kaynak: http://www.estanbul.com/mavi-dolunay-377491.html#.U6nvfbFH52A
Kaynak: http://www.estanbul.com/mavi-dolunay-377491.html#.U6nvfbFH52A
23 Haziran 2014 Pazartesi
Hangi ülkede yalnız insanların kutladığı "kara gün" isimli bir gün vardır?
Hangi ülkede yalnız insanların kutladığı "kara gün" isimli bir gün vardır?
İzlanda
Kanada
Güney Afrika Cumhuriyeti
Güney Kore
Cevap : GÜNEY KORE
İzlanda
Kanada
Güney Afrika Cumhuriyeti
Güney Kore
Cevap : GÜNEY KORE
Ekmeleddin İsminin Anlamı Ekmeleddin İsmi Ne Anlama Geliyor?
Ekmeleddin İsminin Anlamı Ekmeleddin İsmi Ne Anlama Geliyor?
Ekmeleddin İsminin Anlamı
1. Dinde en üst düzeyde olan.
2. Dinin en olgunu, en olgunlaştırdığı isim.
3. Dinin tamamı.
Dilimize farsçadan geçen ve anlamı "gece kokan" olan çiçek hangisidir?
Dilimize farsçadan geçen ve anlamı "gece kokan" olan çiçek hangisidir?
Şebboy
Fulya
Lavanta
Yasemin
Cevap : ŞEBBOY
Şebboy
Fulya
Lavanta
Yasemin
Cevap : ŞEBBOY
Hangi renk adını bir taştan almıştır?
Hangi renk adını bir taştan almıştır?
Eflatun
Gri
Lacivert
Bej
Cevap : Lacivert
Eflatun
Gri
Lacivert
Bej
Cevap : Lacivert
Büyük beyaz olarak adlandırılan tehlikeli hayvan hangisinin bir türüdür?
Büyük beyaz olarak adlandırılan tehlikeli hayvan hangisinin bir türüdür?
KÖPEK BALIĞI
KÖPEK BALIĞI
Küresel ısınmaya dikkat çekmek için su altında bakanlar kurulu toplantısı yapan ülke hangisidir?
Küresel ısınmaya dikkat çekmek için su altında bakanlar kurulu toplantısı yapan ülke hangisidir?
Cevap : MALDİVLER
Cevap : MALDİVLER
Atinayı uyuşuk bir ata, kendisini de onu uyandırıp canlandırmaya çalışan at sineğine benzeten filozof kimdir?
Atinayı uyuşuk bir ata, kendisini de onu uyandırıp canlandırmaya çalışan at sineğine benzeten filozof kimdir?
Sokrates
Aristotales
Timon
Arşimet
Cevap : SOKRATES
Sokrates
Aristotales
Timon
Arşimet
Cevap : SOKRATES
Arapçadan dilimize geçen adabı muhaşeret sözündeki "muhaşerat" nedir?
Arapçadan dilimize geçen adabı muhaşeret sözündeki "muhaşerat" nedir?
Cevap: Birlikte yaşama
Cevap: Birlikte yaşama
Türkiyede yasaklanan toplumdaki sınıf farklılıklarını konu alan Fritz lang'a ait sessiz bilim kurgu filmi hangisidir?
Türkiyede yasaklanan toplumdaki sınıf farklılıklarını konu alan Fritz lang'a ait sessiz bilim kurgu filmi hangisidir?
Cevap :METROPOLİS
Cevap :METROPOLİS
Bu yıl Avrupa şampiyonlar liginde hangi takım şampiyon olmuştur?
Bu yıl Avrupa şampiyonlar liginde hangi takım şampiyon olmuştur?
Cevap : Real Madrid
Cevap : Real Madrid
Kafkas müziği denilince akla gelen enstrüman hangisidir?
Kafkas müziği denilince akla gelen enstrüman hangisidir?
Cevap : Akordion
Cevap : Akordion
Yunanca kökenli lodos poyraz gibi rüzgar isimleri adını hangisinden almıştır?
Yunanca kökenli lodos poyraz gibi rüzgar isimleri adını hangisinden almıştır?
Cevap :Mitolojik Tanrılardan
Cevap :Mitolojik Tanrılardan
Ben sana mecburum bilemezsin şiiri hangi şaire aittir?
Ben sana mecburum bilemezsin şiiri hangi şaire aittir?
Cevap : Atilla İlhan
Cevap : Atilla İlhan
Kır çiçekleriyle sevdiği kişiye sürpriz yapmak isteyen kişinin sepetinde hangi çiçeği göremezsiniz?
Kır çiçekleriyle sevdiği kişiye sürpriz yapmak isteyen kişinin sepetinde hangi çiçeği göremezsiniz?
ORKİDE
ORKİDE
22 Haziran 2014 Pazar
Parayı duyunca gözleri parlayan karıdan, karıyı duyunca gözleri parlayan adamdan korkacaksın!
Bir babaanne sözü;
Parayı duyunca gözleri parlayan karıdan, karıyı duyunca gözleri parlayan adamdan korkacaksın!
Parayı duyunca gözleri parlayan karıdan, karıyı duyunca gözleri parlayan adamdan korkacaksın!
Kibrit çöpü kadar ışık saçmayan insanların kendilerini olimpiyat meşalesi gibi görmelerine hayranım...
Kibrit çöpü kadar ışık saçmayan insanların kendilerini olimpiyat meşalesi gibi görmelerine hayranım...
Özledim "GEL" dese hiç düşünmem giderim dersiniz.!
Özledim "GEL" dese hiç düşünmem giderim dersiniz.!
Ama gerçekler acıdır.
Ne o gel diyebilir, ne de siz gidebilirsiniz...
Ama gerçekler acıdır.
Ne o gel diyebilir, ne de siz gidebilirsiniz...
Kadın kalbi MEZAR gibidir; giren dışarı çıkamaz. Erkek kalbi BAKKAL gibidir, giren çıkanın hesabı olmaz...
Kadın kalbi MEZAR gibidir; giren dışarı çıkamaz.
Erkek kalbi BAKKAL gibidir, giren çıkanın hesabı olmaz...
Erkek kalbi BAKKAL gibidir, giren çıkanın hesabı olmaz...
KADIN NE İSTER? Kadın görülmek ister, değer verilmek ister, biraz övülmek ister, candan sevilmek ister.
KADIN NE İSTER?
Kadın görülmek ister, değer verilmek ister, biraz övülmek ister, candan sevilmek ister.
Kadın güler yüz ister, aşkla bakan göz ister, bir kaç güzel söz ister,
GÜVEN İSTER, ÖZ İSTER !
Kadın görülmek ister, değer verilmek ister, biraz övülmek ister, candan sevilmek ister.
Kadın güler yüz ister, aşkla bakan göz ister, bir kaç güzel söz ister,
GÜVEN İSTER, ÖZ İSTER !
Sevmek Budur !
Onun canı yandığında senin de yanıyorsa,
O üzgün oldugunda kalbin acıyorsa,
Gözlerinden ruhuna erişebiliyorsan,
Onu hatalarıyla kabul edebiliyorsan,
Özlediğinde çekinmeden söyleyebiliyorsan,
İncitmeye kıyamıyorsan,
Kırılsan da affetmeyi becerebiliyorsan,
Onunla her konuştuğunda huzur duyuyorsan,
Seni seviyorum diyebiliyorsan,
SEVMEK BUDUR!
O üzgün oldugunda kalbin acıyorsa,
Gözlerinden ruhuna erişebiliyorsan,
Onu hatalarıyla kabul edebiliyorsan,
Özlediğinde çekinmeden söyleyebiliyorsan,
İncitmeye kıyamıyorsan,
Kırılsan da affetmeyi becerebiliyorsan,
Onunla her konuştuğunda huzur duyuyorsan,
Seni seviyorum diyebiliyorsan,
SEVMEK BUDUR!
Yalnızca yağmur yağdığında seviyorum bu şehrin insanlarını; herkesin yüzü ıslak, başları eğik...
Yalnızca yağmur yağdığında seviyorum bu şehrin insanlarını; herkesin yüzü ıslak, başları eğik,
Herkes benim hep olduğum gibi... -Ceyhun Yılmaz-
Herkes benim hep olduğum gibi... -Ceyhun Yılmaz-
Bir erkekten KUSURSUZ AŞK beklemek, tavuğa nutella yedirip kinder sürpriz çıkarmasını beklemek gibi bir şeydir!
Bir erkekten KUSURSUZ AŞK beklemek,
Tavuğa nutella yedirip kinder sürpriz çıkarmasını beklemek gibi bir şeydir!
Tavuğa nutella yedirip kinder sürpriz çıkarmasını beklemek gibi bir şeydir!
Kendini ulaşılmaz dağlarda kar sananlar, bir gün mutlaka çamurlu su olarak ayaklar altına sızarlar...
Kendini ulaşılmaz dağlarda kar sananlar,
Bir gün mutlaka çamurlu su olarak ayaklar altına sızarlar...
Bir gün mutlaka çamurlu su olarak ayaklar altına sızarlar...
Herkese tek tek anlatmaya üşeniyorsan, sadece birine anlatıp "kimseye söyleme bak" demen yeterli ;)
Herkese tek tek anlatmaya üşeniyorsan, sadece birine anlatıp;
-"kimseye söyleme bak" demen yeterli ;)
-"kimseye söyleme bak" demen yeterli ;)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)