Bu Blogda Ara

2 Şubat 2014 Pazar

Pencere Kenarı Kıssadan Hisse

İki yatak ve yaşamla ölüm arasında bir çizgide yaşamdan yana kalmaya çalışan iki kalp hastası. Yataklardan biri pencere önünde, diğeri ise duvar dibinde. Pencere kenarındaki sabahtan akşama kadar pencereden dışarı bakıp gördüklerini duvar dibinde aynı kaderi paylaşan arkadaşına anlatıyor.

"Bugün deniz dünden daha durgun, beyaz yelkenliler denizde belli belirsiz ilerliyorlar. Kuğu gibi süzülüyorlar. Park henüz tenha. Salıncakların ikisi dolu, ikisi boş.

Geçen haftaki sevgililer yine geldiler. Hep el eleler. Bir sıraya oturdular. Gözlerini birbirlerinden ayıramıyorlar. Ah kardeşim bir görmelisin! Erguvanlar bugün çıldırmış. Öyle çiçek açmışlar ki etraf mora boyanmış. İşte parkın neşeli çocukları geldi. Ellerinde rengârenk balonlar. Bugün martıların keyfine diyecek yok."

Bu böyle her gün sürüp giderken, yeni bir kalp krizi geçiriyor. Duvar dibinde yatan arkadaşı düğmeye bassa doktor gerlecek ve kurtulacak. Ama yapmıyor işte. Şeytan karışıyor işe.

Arkadaşı ölürse, pencere kenarı kendine kalacak. Bugüne kadar kulaklarıyla duyduklarını gözleriyle görecek.

Ve sonunda düğmeye basıyor, ama artık arkadaşı için çok geçtir. Ertesi gün pencere kenarında boşalan yatağa götürülür. Artık beklediği an gelmiştir. Güçlükle doğrulup, pencereden dışarıya bakar.... Ama o da ne! Dışarıda kapkara bir duvar, onun dibinde de bir tane çöp kutusu vardır. :((

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder