Bana yalan söyleyebilene bir küp dolusu altın vereceğim! demiş. Yalancılar, hemen saraya koşuşturup başlamışlar yalana;
1- Bir kuş, aslanı kapıp yuvasına götürdü. - Bunun neresi yalan?.. Kuş
kartaldır, arslan da kuzu kadar minik bir yavru.kaptı mı götürür
tabii!.. "
2- Komşu ülkede bir eşeği kral yaptılar!.. - Ülkenin
kralı, pencereden bakınırken tacını düşürmüş. Taç da pencerenin
altındaki eşeğin başına geçmiş. Taç kimin kafasındaysa, kral odur tabii!..
3- Padişahım, ben gökyüzüne bir ok attım. Altı ay sonra geri döndü! -
Senin ok bir ağacın üstüne düşmüştür. ağaç, sonbaharda yapraklarını
dökünce, takılacak yer bulamayıp yere inmiştir. - Böylece padişah, her
yalana gerçek bir bahane bulmuş ve kimse padişaha bu yalandır
dedirtememiş.
4- Ama bir gün bir Kayserili gelmiş; -Padişahım, sen
benim babamdan borç olarak bir küp dolusu altın almıştın. Şimdi geri
almaya geldim. Yalandır dersen ödülümü ver. Yalan değil dersen borcunu
öde!...:)))
adam kayserili
YanıtlaSil