Hakimin Dört Suçu (kıssadan hisse)

Hakimin Dört Suçu

Hazreti Ömer Radiyallahü Anh, hilafeti zamaninda Himis ileri gelenlerine bir mektup yazip çevredeki fakirlerin kendisine bildirilmesini isteyerek yardim edecegini bildirdi. Himis'lilar Sam ve civarinda bulunan fakirlerin bir listesini Halife Hazreti Ömer'e arzettiler. Hazreti Ömer (R.A.) gelen listeyi açip baktiginda listenin basinda kadi olarak ta'yin ettigi Sa'd bin Amir'in ismini görüp listeyi getirenlere hakiminin malî durumunu sordu. Onlar:

- Hakimimiz hakikaten gayet fakirdir. Çünkü rüsvet olacagi korkusundan, en küçük bir hediyemizi bile kabul etmiyor, dediler. Bu sözler Halife Ömer'in hosuna gitmisti:

- Allah'tan bu kadar korkan hakiminizin hosunuza gitmeyen taraflari da vardir herhalde... Dedi. Onlar: Hakimlerinden sikâyetlerinin de oldugunu ve bazi hallerinden memnun olmadiklarini söyleyerek kusurlarini söyle siraladilar:

1 - Hakimimiz vazifesine her zaman sabah namazindan sonra baslamasi lâzim geldigi halde kusluk vakti vazifesinin basina gelir.

2 - Hakimimizi hiç bir gece aramizda görmüyoruz. O hep kendi basina evine çekilir halkla münasebet kurmaz.

3 - Hele haftada birgün, evinden disari bile çikmaz, kapisini arkasindan sürgüleyip içerden ses bile vermiyor.

4 - O'nun sahid oldugu bir hadise vardir. O hadise aklina geldigi zaman bayginlik gelir ve üzüntüsünden hastalanir. O hadise ise Eshaptan Hubeyb'in öldürülmesidir, dediler.

Himislilarin sikâyetlerini sonuna kadar dinleyen Hazreti Ömer, onlara bir kisim erzak ve giyecek vererek gönderdi. Hakim Sa'd bin Amir'i de kusurlarinin sebebini ögrenmek üzere huzuruna davet etti.

Hakim, Hazreti Ömer'in huzuruna geldiginde, Halife O'na Himislilarin bazi sikâyetleri oldugunu söyleyerek dört kusurunun sebebini sordu. O, bu dört hatasini söyle izah etti:

Birinci kusurum; ailem hasta oldugundan evin bütün islerini bizzat kendim görüyorum ve bu sebepten vazifemin basina ancak kusluk vakti gelebiliyorum, ikincisi ise; gündüzleri halk için vazife gören bir kimsenin gece olunca Hak için vazife görmesine müsaade edersiniz her halde. Ben aksam olunca gün boyu yaptigim islerin muhasebesini yapiyor acaba yaptigim islerde bir kusurum var mi diye onu tetkik ediyorum.

Üçüncüsü ise; sirtimdakinden baska giyecek elbisem yoktur. Haftada birgün giydigim çamasirlarimi yikiyor temizlik isleri ile mesgul oluyorum. Hatta evimde bile üzerime alacak bir elbisem olmadigindan yikadigim çamasirlarim kuruyuncaya kadar hiçbir kimseyi görüsmeye bile kabul edemiyorum.

Hubeyb'in sehid edilmesini hatirlayinca bayildigim ise dogrudur. Çünkü müsrikler Hubeyb'i asarlarken ben yanlarinda idim. Belki mani olabilirdim, ama o zaman Islâmla müserref olmamistim, sadece hadiseye seyirci kaldim. Iste bu hadise aklima geldikçe kendimi tutamiyor mes'uliy etinden korktugum için bayiliyorum, hastalaniyorum, diye sayarak dört kusurunu da Halife Ömer'e izah etti.

Sa'd bin Amir'in (R.A.) bu izahati karsisinda göz yaslarini tutamayan Halife çok memnun oldu ve ondan sonra Sad'i hatirladikça aglar «Ah Sa'd ah Allah korkusu seni ne kadar yüceltmis» der onunla iftihar ederdi.